Yazar "Demirci, Nebi Serkan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Hospitalize Kanser Hastalarında Malnütrisyon Riski ve Yaşam Kalitesine Etkisi(2021) Demirci, Nebi Serkan; Suzan, Veysel; Karadağ, Mehmet; Aslan, Muhammed Şamil; Demirelli, Fuat Hulusi; Samancı, Nilay Şengül; Çakan Çelik, YaseminAmaç: Malnutrisyon kanser hastalarında en sık klinik sorunlardan biridir. Hospitalize kanser hastalarında sıklığı daha da artar. Bu çalışmada hospitalize edilmiş kanser hastalarında malnutrisyon sıklığı ve yaşam kalitesine (YK) etkisinin araştırılması amaçlandı.Gereç ve Yöntem: Kesitsel olarak dizayn edilen bu çalışmada medikal onkoloji servisine yatan kanser tanılı hastalar için Nutrisyon Risk Skorlaması-2002 (NRS-2002) ve “Avrupa Kanser Araştırma ve Tedavi Teşkilatı” (EORTC)-QLQ C30 ölçekleri dolduruldu. Klinik ve laboratuvar paramatreleri ile malnutrisyon riski ve YK arasındaki ilişki istatistik yöntemleri ile analiz edildi.Bulgular: Çalışmaya 113 hasta dahil edildi. NRS-2002 sonuçlarına göre %42,5 (n=48) hastada malnutrisyon riski tespit edildi. Cinsiyet ve yaş açısından gruplar arasında fark yoktu. EORTC-QLQ C30 ölçek puanları karşılaştırıldığında malnutrisyon riskinin genel sağlık skoru üzerine etkisi yoktu (p=0,679). Fiziksel fonksiyon ve rol fonksiyon skorları malnutrisyon riski olanlarda anlamlı olarak daha düşüktü (daha kötü YK). Diğer fonksiyonel skalalar açısından gruplar arasında anlamlı istatistiksel fark yoktu. Daha iyi genel sağlık skoruna etki eden faktörlere tek değişkenli lojistik regresyon (LR) uygulandığında sadece hemoglobin düzeyi anlamlı faktör olarak bulundu. Bu yüzden çok değişkenli LR yapılmadı.Sonuç: Malnutrisyon risk değerlendirmesi hastaneye yatan her kanser hastasına mutlaka yapılmalıdır. Malnutrisyon riski olan hastalarda EORTC-QLQ C30 ölçeğine göre daha kötü YK olduğu görüldü. Risk saptanan hastalara erken dönemde nutrisyon desteği verilmelidir.Öğe Is the serum level of survivin, an antiapoptotic protein, a potential predictive and prognostic biomarker in metastatic pancreatic cancer?(Lippincott Williams & Wilkins, 2023) Demirci, Nebi Serkan; Cavdar, Eyyup; Erdem, Gokmen Umut; Hatipoglu, Engin; Celik, Emir; Sezer, Sevilay; Yolcu, AhmetIn the present study, we aimed to assess the association between the serum survivin level and overall survival and treatment response rates in metastatic pancreatic cancer (MPC). Serum samples were prospectively collected from 41 patients with newly diagnosed MPC patients and 41 healthy individuals (control group) to assess the survivin levels. The median survivin level was 136.2ng/mL in patients with MPC and 52ng/mL in healthy individuals (P = .028). Patients were divided into low- and high-survivin groups according to the baseline median survivin level. Patients with a high serum survivin level compared with a low serum survivin level had shorter median progression-free survival (2.39 vs 7.06 months; P = .008, respectively) and overall survival (3.74 vs 9.52 months; P = .026, respectively). Patients with higher serum survivin levels had significantly worse response rates (P = .007). The baseline high level of serum survivin in patients with MPC may be associated with treatment resistance and poor prognosis. A confirmation will be needed for these results in future large multicenter prospective studies.Öğe Küçük hücreli dışı akciğer kanserlerinde hafıza CD8 T hücre fonksiyonunun rolü(Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi, 2023) Demirci, Nebi Serkan; Gülen, DumrulKüçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) en ölümcül tümörlerden biridir. Geleneksel terapötik stratejilerin başarısızlığı göz önüne alındığında, immünoterapi, ameliyat edilebilir ve ilerlemiş hastalığı olan hastaların hayatta kalma oranını artırabilecek umut verici bir tedavi yöntemi olarak ortaya çıkmıştır. Tez çalışmamız kapsamında, metastatik evrede birinci basamak tedavide, kemoterapi planlanan akciğer kanseri tanısı almış hastalarımızda başlangıç T lenfosit alt tiplerinin tedavi yanıtı üzerine etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. KHDAK tanısı almış 44 hastaya ait periferik kan örneklerindeki T lenfositlerinin akım sitometri ile immünfenotiplemesinde işaretlenmiş monoklonal antikor paneli kullanılarak incelendi. Çalışmamızda, en çok gözlenen alt tipi %80'den fazla ortanca değer olan CD28(+) CD27(+) alt tipi iken CD28(+) CD27(-) alt tipi %6 ve daha az oranda CD28(-) CD27(+) ve CD28(-) CD27(-) alt tipleri gözlendi. KT yanıtı olan ve olmayan gruplar arasında hastaların tedavi öncesi NLR (p=0,033) ve TLO (p=0,036) değerleri arasında istatistiksel anlamlılık tespit edildi. Tek değişkenli modelde genel sağkalım süresini öngörmede CD4 hücrelerinde PD1 ve CD28(+) CD27(+), CD8 hücrelerinde PD1, CD28(+) CD27(+), CD28(-) CD27(-), LDH ve Hemoglobin parametrelerinde istatistiksel anlamlılık gözlenmiştir (p<0,05). Çok değişkenli indirgenmiş modelde genel sağkalım süresini öngörmede CD4 hücrelerinde PD1'in etkisi gözlenmiştir (p<0,05). Progresyonsuz sağkalım süresini öngörmede CD4 hücrelerinde CD28(+) CD27(+) ve CD28(-) CD27(+), CD8 hücrelerinde CD28(+) CD27(+), LDH ve mutlak lenfosit değerleri arasında ilişki tespit edilmiştir (p<0,05). Multivariant analiz neticesinde de progresyonsuz sağkalım süresini öngörmede CD4 hücrelerinde PD1, CD8 hücrelerinde CD28(+) CD27(+) ve mutlak lenfosit sayısı arasında anlamlılık gözlenmiştir (p<0,05). Sonuç olarak, özellikle CD28(-) olan hastaların daha kısa sağkalım oranına sahip olması ve hedef belirteçlerdeki azalmanın/yok olmanın spesifik olarak malignitenin agresifliğini artırmaya yatkın olduğu düşünülmektedir.Öğe Metastatik EGFR Mutant Küçük Hücreli Dışı Akciğer Karsinomunda Tirozin Kinaz İnhibitörü Alan Hastaların Klinikopatoloik Özellikleri ve Gerçek Yaşam Verisi(2023) Ekinci, Barış; Demirci, Nebi SerkanAmaç: Akciğer kanserinde konvansiyonel tedaviler ile istenen sağkalım süreleri sağlanamamıştır. Epidermal büyüme faktörü reseptörü (EGFR) mutant olan küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) hastalarının tedavisinde tirozin kinaz inhibitörleri (TKİ) kullanılmaktadır. Çalışmamızda EGFR mutant KHDAK hastaların klinikopatolojik özelliklerinin ve TKİ’lerin progresyonsuz sağkalım (PS) ve genel sağkalım (GS) üzerindeki etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Medikal Onkoloji Polikliniği’ne 2012-2022 arasında başvurmuş KHDAK tanılı EGFR mutant ve TKİ kullanmış olan 61 hasta çalışmaya alınmıştır. Hastaların demografik ve patolojik özellikleri, kullanılan tedaviler, progresyon ve ölüm tarihleri incelendi. Bulgular: Ölen grupta tanı yaşı, serum kreatinini, son vizit ECOG skoru, progresyon oranı anlamlı olarak daha yüksekti. Hayatta olan grupta T790M mutasyonu ve osimertinib kullanım oranı anlamlı olarak daha yüksekti. Progresyon olan grupta son vizit ECOG skoru anlamlı olarak daha yüksekti. TKİ başlandığında visseral metastaz olan grupta olmayana göre, son vizit ECOG skoru II-III-IV olan grupta 0-I olana göre ve T790M mutasyonu olmayan grupta olana göre sağkalım süresi anlamlı olarak daha kısaydı. Son vizit ECOG II-III-IV olan grupta 0-I olana göre ve TKİ başlandığında visseral metastaz olan grupta olmayana göre PS süresi anlamlı olarak daha kısaydı. Erlotinib, afatinib ve gefitinib arasında PS ve GS açısından istatistiksel anlamlı fark saptanmadı, PS 27,4 ay, GS 49,2 ay olarak hesaplandı. Osimertinib kullanan 13 hastanın medyan PS süresi 18,5 ay olarak hesaplandı. Sonuç: GS üzerinde yaşın, tanıda ve son vizitteki ECOG performans skorunun, TKİ başlandığında visseral metastazın, T790M mutasyonun ve dolayısıyla osimertinib kullanımının anlamlı etkisi görülmüştür. PS üzerinde ise TKİ başlandığında visseral metastazın, tanı anındaki evrenin, son vizitteki ECOG performans skorunun anlamlı etkisi görülmüştür.Öğe Real-life comparison of afatinib and erlotinib in non-small cell lung cancer with rare EGFR exon 18 and exon 20 mutations: a Turkish Oncology Group (TOG) study(Springer, 2022) Gürsoy, Pınar; Tatlı, Ali Murat; Erdem, Dilek; Göker, Erdem; Çelik, Emir; Demirci, Nebi Serkan; Yumuk, Perran Fulden; Çavdar, EyyüpObjectives To compare the survival of first- and second-generation tyrosine kinase inhibitors (TKIs) in patients with rare EGFR exon 18 and exon 20 mutation-positive non-small cell lung cancer (NSCLC). Materials and methods We retrospectively evaluated survival characteristics of 125 patients with EGFR exon 18 and exon 20 mutated NSCLC who received erlotinib or afatinib as first line treatment between 2012 and 2021 from 34 oncology centres. Since exon 20 insertion is associated with TKI resistance, these 18 patients were excluded from the study. Results EGFR exon 18 mutations were seen in 60%, exon 20 mutations in 16%, and complex mutations in 24% of the patients with NSCLC who were evaluated for the study. There were 75 patients in erlotinib treated arm and 50 patients in afatinib arm. Patients treated with erlotinib had progression-free survival time (PFS) of 8.0 months and PFS was 7.0 months in the afatinib arm (p = 0.869), while overall survival time (OS) was 20.0 vs 24.8 months, respectively (p = 0.190). PFS of exon 18 mutated arm was 7.0 months, exon 20 mutated arm was 4.3 months, and complex mutation positive group was 17.3 months, and this was statistically significant (p = 0.036). The longest OS was 32.5 months, seen in the complex mutations group, which was not statistically different than exon 18 and in exon 20 mutated groups (21.0 and 21.2 months, respectively) (p = 0.323). Conclusion In this patient group, especially patients with complex mutations are as sensitive to EGFR TKI treatment similar to classical mutations, and in patients with rare exon 18 and exon 20 EGFR mutation both first- and second-generation EGFR-TKIs should be considered, especially as first- and second-line options.