Yazar "Akova, Sibel" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Alt ve Orta Gelir Grubuna Mensup Bireylerin Tüketim Odaklı İletişim Alışkanlıklarında Snob Etkisi(2020) Akova, Sibel; Kantar, GökmenVaroluşundan günümüze değin hayatta kalabilmek adına yaşam mücadelesi veren insanoğlu, yaşamını idameettirebilmek adına tüketime konu olan ihtiyaç maddelerini kullanmak sureti ile günlük yaşam pratiklerinikazanabilmişlerdir. Varlık gösterdiği ilk yaşam dönemlerinde bireyin tüketime konu olan malları sınırlı ikenyalnızca hayatta kalabilmek adına, fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabilme yetisine sahipti. Günümüzde iseinsanoğlunun gelişimi ve dönüşümüne koşut olarak değişen ihtiyaçlarına bağlı olarak tüketim ihtiyaçları dadeğişim ve dönüşüme uğramıştır. Günümüzün çağcıl birey ve toplumlarının tüketim ihtiyaçları, maddimanadan sosyal, kültürel ve manevi gereksinimlere doğru evrilen gereksinimlere dönüşmüştür. Geçmişte birürün veya hizmetin temini, bulunması, satın alınması ve kullanılarak tüketilmesi şeklinde gerçekleşen tüketimolgusu günümüzde, bir süreç olarak değerlendirilmekte ve yaşamsal ihtiyaçların temini anlamından farklıolarak sosyalleşme, dinlenme, eğlence ve türevleri ifade biçimleri ile özdeşleştirilmektedir. İlgili özdeşim iletüketim günümüzde, birey ve sosyal grupların kendilerini sosyal çevrelerine anlatma biçimine evrilmektedir.Günümüzde tüketiciler, ürün ve hizmetleri fiziksel manada ihtiyaçlarını karşılamak adına kullanmak ilebirlikte, ürün ve hizmetlere sembol ve mesajlar aracılığı ile yükledikleri anlamlar ile statü ve sınıfsal rollerihakkında sosyal çevrelerine, ulaşmayı arzu ettikleri ve algılanmak istedikleri mesajları da iletmektedirler.Tüketimin bilhassa iletişim araçlarının gelişmesi, teknolojinin ilerlemesi, ulaşım ve alt yapı imkanının artması,uluslararası nitelikte ticaretin yoğunlaşması ile birlikte, bir ürün veya hizmetin dünya üzerindeki herhangi birbölgede üretilerek, uzak coğrafyalara ulaştırılması imkanlarının da artması sözkonusu olup, tüketimkavramının boyutlarını ve manasını da değiştirmektedir. Tüketim kültürü olarak addedilen boyut, günümüzdepek çok disiplinin araştırma alanına dahil olur iken birey ve toplumların da yaşam alışkanlıklarını,ihtiyaçlarının niteliklerini, davranış ve tutumları başta olmak üzere, iletişim alışkanlıklarını da değişimlereuğratmıştır. Söz konusu değişen iletişim alışkanlıkları, çalışma dahilinde Snob etkisi bağlamındadeğerlendirilmiştir.Öğe Effects of voluntary activities of university students on reputation management strategies of universities: Sample of public university(John Wiley and Sons Ltd, 2021) Akova, Sibel; Kantar, GökmenReputation and reputation management, referred to as evaluations related to organizations, are a compilation of perceptual descriptions that are in relation with nearly all of the concepts included within public relations field at national and international levels, that are impossible to be characterized independently from the notion of society they exist in, that are determined by West centered frameworks, whose conceptual structures change relatively at social and cultural levels, and that are included in social sciences disciplines which have the nature to create the agenda especially after 1990s. In the era of change where preferences, tastes, needs, desires, and daily routines change, reputation and reputation management are considered as a prescription including crucial elements in reaching target groups and having the nature of a key to institutional approach whose conceptual framework cannot be drawn by sharp lines. In today's cyclical structure in which every element the institutions face together with their competitors change rapidly and the process of decision making turns into a complex structure, the efforts of interpreting the complex structures that exceed the national level and tend to institutionalize at global scale have been an issue of discussion questioned, framed, and followed by many social sciences disciplinary, from sociology to anthropology, from marketing to communication sciences. In this manner, reputation and reputation management concepts including emotional and rational aspects are descriptions of information and opinions of individuals with relation to institutions and organizations as well as values. In today's world, in which we experience the age of information, it is impossible to reach the speed and density of communication networks, basic marketing strategies, the fact of globalization, every doctrine, concept and thesis change radically, the reputation and reputation management concepts take over a key role in enabling the institutions to make the highest level of profit, to increase recognition and productivity in terms of products and services they introduce, and they are considered as long term processes composing the whole of current and potential perceptions. The thesis of reputation and reputation management, forming the basic subject of the study and considered as successor of Public Relations disciplinary, have been studies within the scope of public institutions, especially Universities providing Higher Education, questioned within the framework of culture, intercultural communication and organizational culture concepts and theories, and examined in parallel with Public Relations context. © 2020 John Wiley & Sons, LtdÖğe Globalization in the context of multiculturalism and ethnicity in the Western Balkans and intercultural communication(John Wiley and Sons Ltd, 2021) Akova, Sibel; Kantar, GökmenThe Balkans have historically been referred to by many as a transition region. There has always been a policy of dissolving (assimilating) one another between the peoples who settled/placed in the Balkan lands and the existing ones. For this reason, it is possible to express that an unstable structure prevails in the historical process. However, Balkan geography, despite its unstable structure, has managed to survive even in a multicultural structure until today. The Balkan lands are located in an attractive region where the Asian, European and African continents intersect with the Eastern Mediterranean. Therefore, the changes taking place on the Balkan geography can also affect the stability structures of the nearby geographies. In this context, the Balkans, which have an important geostrategic structure, are a region that has been a fighting area between many cultures throughout history. Instead of being referred to as a geographical domain name with its characteristics, the Balkans have taken its place in the history scene as a political issue. The Balkan Peninsula has a complex ethnic mosaic, including religion, language, culture and ethnic differences. It is a special geography that has witnessed identity formations where the worlds of individuals of different beliefs intersect and at the same time identity separations. The Balkan geography was an important place because it was the spark that ignited the fuse, which was the reason for the emergence of both World Wars. With this aspect, the Balkans, which are projected to host important developments in the future, are considered to be the cradle of innovations due to the effect of globalization phenomenon. This is why Turkey must take into account regional and global power actors while establishing foreign policy strategies for the Balkans. Throughout history, language, religion, culture, ethnic pluralism and multiculturalism such as conflict and instability in the Balkans due to differences together with the end of the Cold War, disputes carried over to generation for centuries, the religion brought by the difference in clashes, big country remained under the influence of many factors such as ideologies. Tito Yugoslavia was subjected to the exploitation of the global powers, which came into competition to become “world dominant” in the international environment through the influence of the world political cyclical restructuring, which is referred to as globalization. Related abuses and ideologies have also pushed Balkan peoples into conflicts and civil wars. The aim of this study is to examine Turkish and Balkan cultures and explain the concepts of ethnic, intercultural communication and multiculturalism in the context of globalization. The main claim of the study is that the idea of creating national identities is based on the fact that the nationalist movements that emerged after the French Revolution of 1,789 increased with each passing day, shaping political relations, nurturing political ideologies and their derivative developments led to ethnic conflicts. The argument that there may be a relationship between nationalism and ethnic conflicts is the main starting point of the study. The study aims to analyze the Western Balkans from the Ottoman Empire to the present day within the framework of the concepts and theories of ethnic identity, intercultural communication and multiculturalism. © 2020 John Wiley & Sons, LtdÖğe Kültürlerarası İletişim Bağlamında Nefret Söylemi ve Christchurch Kenti Cami Saldırıları Örneklemi Üzerinden Bir Söylem Analizi(2020) Akova, Sibel; Kantar, GökmenÇalışmanın sorunsalını oluşturan, Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde yer alan Linwood ve Nur (Al Noor) camilerine 15 Mart 2019 tarihinde, Cuma namazı sırasında düzenlenen ve 51 kişinin yaşamını yitirmesine, onlarca kişinin de yaralanmasına sebep olan terör saldırıları, günümüzün küreselleşme eğilimini taşıyan ve kültürlerarası iletişim adına en büyük engeli oluşturan nefret söyleminin de örneklemini oluşturmaktadır. İskoç bir ailenin çocuğu olan, Avustralya vatandaşı Brenton Harrison Tarrant’ın, Yeni Zelanda’da Sırpça dilinde Sırp etnik milliyetçilerinin mottosu haline dönüşen Remove Kebab (Kebabın Ortadan Kaldırılması) adlı şarkı ile katliamı gerçekleştirmesi ve daha da vahim boyutu olan katliamın sosyal medya üzerinden canlı olarak yayınlayabilmesi, nefret söylemi ile suçlarının da küreselleştiğinin temel göstergesini oluşturmuştur. Tüm dünyanın dehşet ve üzüntü ile tanık olduğu, insanlık dışı menfur terör saldırılarının öncesinde sosyal medya hesabından Neonazi ideolojilerin yer aldığı 74 sayfalık Büyük Yer Değiştirme (The Great Replacement) başlıklı bir manifesto yayınlayarak, tarihin en önemli nefret söyleminin kitleselden kişisele değin indirgenen örneklemlerinden birini oluşturmaktadır. Sosyal medya üzerinden 17 dakika süren yayın ile terör saldırısını dünyaya duyuran Tarrant’ın, dehşet görüntüleri arasında dikkat çeken fon müziğinin, Çetnik olarak adlandırılan Sırp milliyetçi milislerinin Bosna Savaşı esnasında popüler hale gelen ve milli olarak kabul gören Serbia Strong(Güçlü Sırbistan) olması nefret söyleminin küreselleşme misali sınırları aşan boyutunu gözler önüne sermektedir. Üzerinde eylemini destekleme amacını pekiştiren, nefret söyleminin göstergelerini taşıyan 5 adet silahını alarak, Al Noor (Nur) Camii’ne yönelen ve sanal bir oyunda düşmanlarına ateş ederek, puan toplayarak oyunu kazanma motivasyonunu taşıyan bir sanal oyun müptelası misali 28 yaşındaki Tarrant’ın motivasyonu, 1992-1995 yılları arasında Bosna Savaşı esnasında Sırp Milis kuvvetlerinin Müslüman Boşnaklara yönelik gerçekleştirdikleri saldırıların güdülenmeleri ile özdeşleşmektedir. Çalışma içerisinde Sırp Milis güçlerinin Bosna Savaşı sırasında Sırp halkına moral desteği sağlamak adına hazırladığı Remove Kebab adlı marşında kullanmış olduğu doğal dil, Bardin’in “Yıldız Falı” içerik analizi yöntemine göre incelenmiştir.Öğe Michel Foucault'un Bilgi ve Güç Odaklı Söylem Anlayışı Bağlamında Gerçeklik ve İktidar Arasındaki İlişkilerin Tarihsel Çözümlemesi(2019) Kantar, Gökmen; Akova, SibelTeorik olarak modernizm, kavramsal temellerin atıldığı tarihtenitibaren rasyonel düşüncenin önemini vurgulamıştır. Bu düşünceanlayışı, Batı dünyasında akla bağlı olarak ilerleyen bir düşünceanlayışına yol açtı. Sosyal bilimler alanında bu dönemde “iktidar”kavramı etrafında başlayan tartışmalar; güncelliğini koruyarak, modernve postmodern olarak devam etmiştir. Bu bağlamda yapılan tartışmalarıdeğerlendiren modern ve postmodern gelenekler, iktidar odaklıbaşlayan, gerçeklik, güç ve bilginin kaynağı olarak devam edenkavramları birbirlerinden farklı bir şekilde yorumladılar. Yirminciyüzyılın önde gelen kuramcılarından biri olan MichelFoucault,felsefeden psikolojiye, sosyolojiden etimolojiye kadar uzanan geniş biralanda adalet, tıp, psikiyatri ve cinsellik açısından farklı bir felsefi biçimileri sürerek, düşünce dünyasında önemli bir etki yarattı. Bu yeni felsefidüşünce, klasik epistemoloji ve ontoloji anlayışını eleştirerek; kendidüşünce yapısını oluşturdu. Klasik epistemolojinin özne-bilinç eksenlibilgi felsefesi, Foucault’un düşüncesinde yerini söylem ve iktidarmerkezli bir bilgi felsefesine bıraktı. Çünkü artık tek gerçek, tek bilim vetek düzen yerine iktidarın merkez kavram olduğu çok boyutlu birsöylem, düzen ve gerçeklik vardır. Bilgi ve gerçek ile iktidarın ilişkisi,söylemler arasındaki iktidar etkileri bu yeni epistemolojik/ontolojiktarzın ve Foucault’nun arkeolojik ve soy bilimsel yönteminin anahatlarını oluşturur. Bu çalışmada amaçlanan da Foucault’nun klasikepistemoloji ve ontoloji geleneğini; söylem, düzen ve gerçeklik kavramları ekseninde nasıl yeniden şekillendirdiğini ortaya koymaktır.Ayrıca iktidar, gerçeklik ve bilgi arasındaki ilişkiler, Foucault’un tarihselanalizi ile değerlendirilecektir.Öğe Political Communication on Sarikamis Attack Operation(2020) Kantar, Gökmen; Akova, SibelI. Dünya Sava?ı’nda Rusya’ya kar?ı açılan Kafkas Cephesi, Türklerin, Türkistan Coğrafyasına açılan kapısı olarakgörülmesi ve Anadolu müdafaasında ilk cephe olması sebebiyle önem arz etmektedir. Bu cephede Rusların, gücünü fark edenve geleceği ön gören Enver Pa?a, Kafkasya’ya açılan kapıyı Ruslara devretmemek arzusu ile bir taarruz planı hazırlamı?tır. Buplan öncesi Enver Pa?a’nın, öngörülü tavrı ile Kafkasya ve Rusya bölgesine gönderdiği Türk ajanlar ile ba?lamı?; sonra taarruzile devam etmi?tir. Taarruz Ruslar tarafından ?a?kınlık ve psikolojik hezeyan olarak kar?ılanırken, Enver Pa?a komutasındakiOsmanlı, psikolojik zaferi elde etmi?tir ve sıcak kar?ıla?mada iki taraf da çarpı?arak kar?ılıklı zayiat vermi?tir. Ruskaynaklarına Türk azmi, inancı ve cesaretini yazdırarak, dü?man kaleminden ba?arı yazdıran bir harekât olmu?tur. Uzunvadede Enver Pa?a’nın gönderdiği ajanlar tarafından çıkartılan isyan, Rusya’da ihtilale sebep olmu? Rusya sınırlardantamamen çekilmi? ve Sarıkamı? ?hata Harekâtı uzun vadeli bir zaferin adı olarak, tarihin üzeri örtülmü? gerçekleri arasınayazılmı?tır. 70.000 ki?i olan Osmanlı III. Ordusu ile yapılan harekâtta, 90.000 askerin hiç kur?un atmadan ve Rusya ilekar?ıla?madan donarak öldürüldüğü iddiası ile gündem olu?turma gayesinde olan bir güruh tarafından tarihin gerçekleriörtülmü? ve Enver Pa?a karalanarak Sarıkamı? Harekâtı uzun yıllar büyük bir hezeyan olarak anılmı?tır. Rus ve Osmanlıkaynaklarında kayıplar ayrı ayrı dü?mü?ken, kaynaklara dayandırılmadan yapılan bu gerçekleri karalama hareketi, bugün günyüzüne çıkmı?tır. Bu çalı?mamızda; Sarıkamı? ?hata Harekâtı’nın öncesi ve sonrası durum değerlendirmesine gerçeklerpenceresinden objektif olarak bakarak, olu?turulmu? gündemi tarihle yargılayacağız.Öğe POLITICAL COMMUNICATION ON SARIKAMIS ATTACK OPERATION(2020) Kantar, Gökmen; Akova, SibelI. Dünya Sava?ı’nda Rusya’ya kar?ı açılan Kafkas Cephesi, Türklerin, Türkistan Coğrafyasına açılan kapısı olarakgörülmesi ve Anadolu müdafaasında ilk cephe olması sebebiyle önem arz etmektedir. Bu cephede Rusların, gücünü fark edenve geleceği ön gören Enver Pa?a, Kafkasya’ya açılan kapıyı Ruslara devretmemek arzusu ile bir taarruz planı hazırlamı?tır. Buplan öncesi Enver Pa?a’nın, öngörülü tavrı ile Kafkasya ve Rusya bölgesine gönderdiği Türk ajanlar ile ba?lamı?; sonra taarruzile devam etmi?tir. Taarruz Ruslar tarafından ?a?kınlık ve psikolojik hezeyan olarak kar?ılanırken, Enver Pa?a komutasındakiOsmanlı, psikolojik zaferi elde etmi?tir ve sıcak kar?ıla?mada iki taraf da çarpı?arak kar?ılıklı zayiat vermi?tir. Ruskaynaklarına Türk azmi, inancı ve cesaretini yazdırarak, dü?man kaleminden ba?arı yazdıran bir harekât olmu?tur. Uzunvadede Enver Pa?a’nın gönderdiği ajanlar tarafından çıkartılan isyan, Rusya’da ihtilale sebep olmu? Rusya sınırlardantamamen çekilmi? ve Sarıkamı? ?hata Harekâtı uzun vadeli bir zaferin adı olarak, tarihin üzeri örtülmü? gerçekleri arasınayazılmı?tır. 70.000 ki?i olan Osmanlı III. Ordusu ile yapılan harekâtta, 90.000 askerin hiç kur?un atmadan ve Rusya ilekar?ıla?madan donarak öldürüldüğü iddiası ile gündem olu?turma gayesinde olan bir güruh tarafından tarihin gerçekleriörtülmü? ve Enver Pa?a karalanarak Sarıkamı? Harekâtı uzun yıllar büyük bir hezeyan olarak anılmı?tır. Rus ve Osmanlıkaynaklarında kayıplar ayrı ayrı dü?mü?ken, kaynaklara dayandırılmadan yapılan bu gerçekleri karalama hareketi, bugün günyüzüne çıkmı?tır. Bu çalı?mamızda; Sarıkamı? ?hata Harekâtı’nın öncesi ve sonrası durum değerlendirmesine gerçeklerpenceresinden objektif olarak bakarak, olu?turulmu? gündemi tarihle yargılayacağız.