Gelişmiş Arama

Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorTilbe, Ali
dc.contributor.authorKain, Elif
dc.date.accessioned2022-04-06T06:49:23Z
dc.date.available2022-04-06T06:49:23Z
dc.date.issued2020
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=9MiDp3x86xrwjpi5-14w-VqhKWTGM7uKbq6SiK7DeOV-DgFeq-_nHPsTFMSzyT24
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.11776/4082
dc.description.abstractTarih boyunca yaşanan savaşlar, salgınlar, doğal afetler ve kitlelerin kıyımına neden olan tüm olaylar, disiplinlerarası düzeyde yapılan araştırmaların sayısını artırmıştır. Yapılan bu araştırmalar da disiplinlerarası işbirliklerinin güçlenmesini sağlamıştır. 1939-1945 yılları arasında gerçekleşen ve milyonlarca Yahudinin katledilmesi ile sonuçlanan 2. Dünya Savaşı; tarihsel, toplumbilimsel, tinbilimsel ve yazınsal olarak ele alınan bir dönemdir. Bu savaş sürecinin, birey ve toplum üzerindeki etkisi disiplinlerarası yönteme başvurularak araştırılmması gereken bir olaydır. Yahudi Soykırımı (fr. Holocauste) 2. Dünya Savaşı sonrasında hayatta kalmayı başaran pek çok insanın üzerinde uzun süren acıklı etkiler bırakmıştır. Özellikle savaş sırasında toplama kamplarında tutsak olarak bulunan yazarlar, savaşın en önemli tanıkları olmuşlardır. İşkenceye maruz kalan veya öldürülen yahudilerin sesi olmak adına yaşadıklarını yapıtlarına aktaran yazarlar, soy kırımının dehşetini tüm içtenlikleriyle anlatmayı hedeflemişlerdir.20. yüzyılın en önemli tanıklarından olan İspanyol senarist, siyasetçi ve yazar Jorge Semprun; toplama kamplarında edindiği deneyimlerini yazdığı romanlar aracılığı ile okurlarla buluşturmuştur. Semprun, yazmayı savaş sarsıntısından kurtulmak için bir sığınak olarak nitelendirmiştir. Yazar, Fransız Philippe Lejeune'ün kuramsallaştırdığı gerçeğe sıkı sıkıya bağlanmayı gerektiren özyaşamöyküsü kuramından büyük ölçüde yarralanmıştır. Ancak yazar, kurmaca ve gerçekliğin harmanlandığı yeni bir anlatım biçemi kullanmaktan da geri durmamıştır. Yanılsamalı gerçekliği dışa vurmak amacı ile kurmacayı ustalıkla kullanan Semprun, Fransız araştırmacı Serge Doubrovsky tarafından kuramsallaştırılan özkurmacayı kendine daha yakın hisseder. Çünkü özkurmaca, yazara gerçekliği kurmaca ile var edebileceği bir alan açar ve ben anlatıcı-yazara içsel özduyumlarını dışsallaştırma olanağı sunar. Bu çalışma çerçevesinde yapılacak olan roman çözümlemesi, özkurmaca roman inceleme yöntem ve yaklaşımlarına başvurularak gerçekleştirilecektir. Çalışmada öncelikli olarak genel anlamda, benli anlatıların oluşum ve gelişim süreçleri, Philippe Lejeune'ün özyaşamöyküsü kuramı ile Serge Doubrovsky'nin özkurmaca kuramı, özkurmacanın özyaşamöyküsüne eklemlenme aşamaları ele alınacak, daha sonraki bölümlerde ise Jorge Semprun'ın yazın ile olan ilişkisi irdelenerek, yazarın 1963 yılında yayınlanan Büyük Yolculuk adlı romanı Holokost ve Holokost'un beraberinde getirdiği izlekler temel alınarak özkurmaca yöntemi bağlamında çözümlenecektir.en_US
dc.description.abstractThroughout history, wars, epidemics, natural disasters and all events that caused the massacre have increased the number of interdisciplinary studies, and the researches have strengthened interdisciplinary cooperation. The Second World War, which took place between 1939 and 1945 and resulted in the murder of millions of Jews, is an event that has been handled historically, sociologically, psychologically and literally, and requires an interdisciplinary study of the impact of war on individuals and society. The Holocaust had a long-lasting traumatic impact on many people who survived the Second World War. Especially the writers who were kept as prisoners in concentration camps during the war were the most important witnesses of the war. The authors, who convey their experiences to their works in order to be the voice of the Jews who were tortured and killed, attempted to express the horror of the Holocaust with all their sincerity. One of the most important witnesses of the 20th century, Spanish screenwriter, politician and writer Jorge Semprun introduced his experience in concentration camps to readers through the novels he wrote, and described writing as a shelter to escape from the trauma of war. Although Semprun largely supported the autobiography theory theorized by Philippe Lejeune and requiring a strict adherence to reality, the author preferred to use a style of expression that blends fiction and reality. Using fiction skillfully to shape reality, Semprun feels closer to autofiction theorized by Serge Doubrovsky. Because autofiction opens, up a space for the writer to create reality through fiction and offers the writer / narrator the opportunity to externalize his inner sensations.The novel analysis to be made within the framework of this study will be carried out by using the autofiction method. In the study, the formation and development processes of autobiography, Serge Doubrovsky's theory of autofiction, and the stages of the articulation of autofiction to autobiography will be discussed. In the following chapters, Jorge Semprun's relationship with literature will be examined and the author's novel The Long Voyage, published in 1963.en_US
dc.language.isoturen_US
dc.publisherTekirdağ Namık Kemal Üniversitesien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectFransız Dili ve Edebiyatıen_US
dc.subjectFrench Linguistics and Literatureen_US
dc.titleBir özkurmaca roman incelemesi:Jorge Semprun'un Büyük Yolculuk'uen_US
dc.title.alternativeA self-fiction novel review: Jorge Semprun's Le Grand Voyageen_US
dc.typemasterThesisen_US
dc.departmentEnstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalıen_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.endpage106en_US
dc.institutionauthorKain, Elif
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.identifier.yoktezid663132en_US


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster