Okur, Hüseyin2024-10-292024-10-2920192619-9130https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/359668https://hdl.handle.net/20.500.11776/14056İnsanların günlük hayatlarında en çok kullandıkları muamelelerden biriolan alış veriş, toplumların örflerine göre çeşitlilik göstermiştir. Bu sebepleklasik füru fıkıh eserlerinde akitlerin çok bilinenlerine yer verilmiş, diğerleriiçin de genel şartları sağlaması kaydıyla caiz olabileceği kanaatine varılmıştır.Bununla beraber mezheplerin nasları anlama yöntemleri ve örfi uygulamalarıdeğerlendirme biçimleri, akitlerin sıhhatini değerlendirmelerinde de ektiliolmuştur. Mahiyeti itibariyle değişik formları bulunmasıyla birlikte kısaca,ürünün peyderpey alınıp ücretin, mebiîn tüketilmesinden sonra ödenmesinintaahhüt edilmesi şeklinde tarif edilen isticrâr akdi, İslam hukuk ekolleritarafından tartışılmıştır. Bu tartışmalar genellikle akdin sıhhat ve kuruluşunsurlarını taşıyıp taşımaması etrafında gerçekleşmiştir Hanefiler, isticrâryoluyla yapılan alışveriş işlemlerinin insanlar tarafından sıkça yapıldığını gözönünde bulundurarak bu akdin istihsan yoluyla caiz görülmesi gerektiğikanaatine varmışlardır. Diğer mezheplerde de bu akde benzer gerekçelerleolumlu yaklaşımların bulunduğunu görülmektedir. Bu araştırmada,günümüz kırsal kesimde ve özellikle finans dünyasında uygulaması yayılanve aynı isimle literatüre girer isticrâr akdini, mezheplerin görüşleribağlamında değerlendirmeye çalışacağız.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessİslam Borçlar Hukukunda İsticrâr Akdi ve Mezheplerin Konuyla İlgili MülahazalarıArticle5212511271359668