Şahin, İskender2024-10-292024-10-2920222619-9130https://doi.org/10.47424/tasavvur.1082562https://search.trdizin.gov.tr/tr/yayin/detay/529629https://hdl.handle.net/20.500.11776/13685Allah’ın muradı doğrultusunda bir insanı yetiştirmeyi hedefleyen tasav-vuf erbabı, her aşamada mutlak surette Kur’ân’a müracaat etmiş ve ona gerektiği değeri vermiştir. Onlar, Kur’ân’dan çok daha fazla istifade edebilmek maksadıyla kendi bakış açıları ve yaşantıları doğrultusunda onu açıklamayı ihmal etmemişler ve birçok kıymetli işarî tefsir kaleme almışlardır. Bu çerçevede tasavvuf ilminin usul ve âdâba dair birtakım uygulamalarını da Kur’ân ekseninde değerlendirip ilgili ayetleri bu doğrultuda yorumlamışlardır. Başta kıssalar olmak üzere, meseller, emir ve nehiyler, öğütler, mevzu bahis uygulamaların çıkış noktasını oluşturmuştur. Bunlardan bir tanesi de Musa-Hızır kıssası olarak bilinen ve Kehf suresinde zikri geçen Hz. Musa’nın Hızır’dan ilim öğrenmek maksadıyla birlikte yaptıkları seyahatin ve başlarından geçen olayların anlatıldığı ayetlerdir. Tasavvuf âdâbı çerçevesinde bu kıssa sûfîlere ilham kaynağı olmuştur. Onların ilgili kıssayı tasavvuf âdâbı özelinde okuyup anlama eğilimlerini, ayetlerden zorlama manalar çıkarma şeklinde değerlendirmek yerine Kur’ân’ı alabildiğine hayatın içerisine çekmek suretiyle ondaki ilmi ve hikmeti tecrübe etmek gibi oldukça yüce bir hedefi gerçekleştirme çabası şeklinde okumanın daha sağlıklı bir yaklaşım olduğu kanaatindeyiz.tr10.47424/tasavvur.1082562info:eu-repo/semantics/openAccessHz. MusaÂdâbHızır.TefsirKur’ânTasavvufKıssaHz. Musa Hızır Kıssası ile ilgili Ayetlerin Tasavvuf Âdâbı Çerçevesinde Yorumu ÜzerineArticle81215249529629