Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Bahar, Elman" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 20 / 97
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    110R Anacına Aşılı Merlot Üzüm Çeşidi Genç Omcalarına Farklı Dozlarda Uygulanan Trichoderma harzianum ve Bacillus subtilis' in I. Gelişme Dönemindeki Etkileri
    (2018) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Mahmood, Majed Noor Al-Deen
    Bu çalışma 2014 yılında, Merlot/110R fidanları üzerine farklı dozlarda uygulanan Bacillus subtilis (%2, %4, %8, 0) ve Trichoderma harzianum (5g/L, 10g/L, 20g/L, 0)’ un 2 yaşlı asma fidanlarında gelişme döneminde gösterdiği etkilerin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmada fidan tutma oranı, sürgün özellikleri ve yaprak özellikleri incelenmiştir. Tesadüf Bloklarında Bölünmüş Parseller deneme desenine göre oluşturulan denemede toplam 96 fidan kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde MSTAT-C istatistik programı, aradaki farkların belirlenmesinde ise LSD testi kullanılmıştır. B. subtilis; genel koltuk sürgün toplamı üzerine azaltıcı etkilerde bulunmuş, diğer kriterlerde artırıcı bir etki göstermiştir. T. harzianum ise koltuk sürgünü toplamı ve ana sürgünde bulunan toplam koltuk sürgünü sayısı üzerine azaltıcı; diğer kriterler üzerine ise pozitif bir etki yapmıştır. Sonuç olarak ileriki çalışmalarda Bacillus subtilis’ in %8’ lik dozunun Merlot/110R fidanlarında gelişme döneminde kullanılması önerilebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Abiyotik ve Biyotik Streslerin Cabernet-Sauvignon ve Merlot Üzüm Çeşitlerinin Bazı Çekirdek Özelliklerine Etkisi
    (2024) Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Abay, Cannur Tok
    Dünya üzerindeki tüm bitkiler gibi asmalar da yetiştirilirken birçok biyotik ve abiyotik stres unsurlarıyla karşılaşmaktadır. Asmalarda sekonder metabolizma ürünü olarak ortaya çıkan fenolik bileşikler; aslında abiyotik ve biyotik stres faktörlerine karşı hücresel düzeyde kendini savunma mekanizmasıdır. Diğer yandan sekonder metabolit üretimi artışı da kalite için istenen bir durumdur. Üzüm tanesinin fenolik bileşen içeriğinin yarıdan fazlası çekirdekten gelmekte; bu nedenle de üzüm çekirdeği de önemli bir biyoaktif bileşen olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu araştırmada yedi farklı abiyotik ve biyotik stres uygulamasına (Kontrol, Botrytis cinerea Pers ex. Fr. inokülasyonu, darbe, yaprak alma, yaprak yaralama, UV-C, vibrasyon) tabi tutulan Cabernet-Sauvignon ve Merlot üzüm çeşidi omcalarından hasat edilen salkımların içindeki çekirdekler incelenmiştir. Çekirdeklerde; tanedeki çekirdek sayısı, çekirdek yaş ve kuru ağırlığı, tane yaş ağırlığı-çekirdek yaş ağırlığı, tane kuru ağırlığı-çekirdek kuru ağırlığı, çekirdek oranı (yaş-kuru), çekirdek su oranı, 1 çekirdek yaş ağırlığı ve 1 çekirdek kuru ağırlığı ölçümleri yapılmıştır. İncelenen kriterlerde, çeşit kaynaklı farklılıklar görülmüştür. Merlot üzüm çeşidi çekirdek sayısı (1,80 adet), çekirdek yaş ağırlığı (0,20 g) Cabernet-Sauvignon’dan (1,41 adet ve 0,16 g) büyük bulunmuştur. Ayrıca tane kuru ağırlığı-çekirdek kuru ağırlığı farkının Cabernet-Sauvignon (0,22 g) çeşidinde Merlot çeşidinden (0,18 g) büyük olduğu tespit edilmiştir. Uygulamalar dikkate alındığında belirgin bir farklılık olmadığı anlaşılmıştır. Omcalara kalıcı hasar verebilecek olan UV-C, darbe, vibrasyon ve tüm yaprakları alma gibi abiyotik streslerin sonraki yılın çekirdek özelliklerine olumsuz bir etkisi olmadığı görülmüştür. Sekonder metabolit üretimini artırmak amacıyla gerçekleştirilen abiyotik ve biyotik streslerin çekirdek özelliklerini negatif etkilemediği, gerektiğinde bu uygulamaların yapılabileceği sonucuna erişilmiştir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    ASMANIN FARKLI FENOLOJİK GELİŞİM AŞAMALARINDA GERÇEKLEŞTİRİLEN YAPRAK ALMA VE SALKIM SEYRELTME UYGULAMALARININ SÜRGÜN ÖZELLİKLERİNE ETKİLERİ
    (2023) Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Azsöz, Serhan
    Vejetasyon periyodu içinde yapılan yeşil budama işlemleriyle omcaların vejetatif gelişmesiyle generatif gelişmesi arasında denge kurulmaya çalışılmaktadır. Bu araştırmada Tekirdağ ilinde, Michele Palieri/110R kombinasyonuyla kurulan 10 yaşındaki bağda, omcalar üzerinde gerçekleştirilen yaprak alma ve salkım seyreltme uygulamalarının sürgün özelliklerine etkileri incelenmiştir. Deneme 2018-2019 ve 2019-2020 vejetasyon periyodlarında iki yıl süreyle yürütülmüştür. Üç farklı gelişme döneminde (tane tutumu, iri koruk, ben düşme) gerçekleştirilen dört farklı yaprak alma ve salkım seyreltme uygulaması [kontrol (salkım seyreltme ve yaprak alma yok), salkım seyreltme, yaprak alma, yaprak alma-salkım seyreltme] yapılmıştır. Sürgün özelliklerini belirlemek için; sürgün uzunluğu (cm), sürgün uzama hızı (cm 15 gün-1), omca başına budama odunu ağırlığı (vejetatif gelişme durumu) (kg omca-1), vigor (1 yıllık dal ağırlığı) (g), güç, Ravaz İndeksi, toplam budama odunu ağırlığı (kg) ve verim (kg omca-1) kriterleri incelenmiştir. Sonuç olarak yapılan uygulamalar ile vejetatif ile generatif gelişim dengesi (Ravaz İndeksi) ben düşme döneminde sırasıyla salkım seyreltme (9.34), yaprak alma (9.98) ve kontrol (10.44) uygulamalarıyla sağlanmıştır. Bu da sürgün özelliklerine olumlu etkide bulunmuştur. Ayrıca salkım seyreltme (13.66 kg omca-1) ve yaprak alma ile salkım seyreltme (9.89 kg omca-1) beklendiği üzere verimi düşürmüştür.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Aşılı asma (Vitis vinifera L.) fidanlarına farklı yöntemlerle uygulanan mikorizaların fidan tutma ve gelişme özellikleri üzerine etkileri
    (2020) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Teksöz Özakın, Tuğba
    Bu araştırma 2015 yılında Edirne ili Uzunköprü ilçesi 41° 15' 59.22" K enlem ve 26° 40'43.17" D boylamı arasında yer alan Teksöz Tarım’a ait arazide, içerisinde; torf + perlit +yavaş salınımlı gübre karışımı bulunan 10 L’lik saksılara dikilen 1 yaşındaki AlphonseLavelleé/1103P ve Razakı/1103P fidanlarında yürütülmüştür. Omcalara iki farklı (SymbionVesikülar Arbuskülar Mikoriza, Shubhodaya Vesikülar Arbuskülar Mikoriza) mikorizakokteyli; 4 farklı şekilde (Kontrol, Dikim ortamı, Kök, Kök + Dikim ortamı) uygulanmıştır.Araştırmanın amacı; farklı yöntemlerle uygulanan mikorizaların fidan randımanı, kalitesi vefidan gelişimi üzerine olan etkilerini belirlemektir. Ayrıca, mikorizaların fidanların besinalımına etkileri de araştırılmıştır. Denemede; fidan tutma oranı, sürgün, yaprak ve köközellikleri belirlenmiş; yaprak, sürgün ve kökte bulunan mineral madde analizleri yapılmıştır.Sonuç olarak her iki aşı kombinasyonunda ve her iki farklı mikorizal preparatta genç omcalaraen yarayışlı uygulamanın harca yapılan uygulama olduğu ortaya konmuştur.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Bağcılıkta Terroir Unsurları
    (2018) Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Öner, Hüseyin
    Terroir dilimizde tek bir kelime ile açıklayamadığımız bir kelimedir. Ancak kaliteli bir üzüm ve bundanyapılacak olan şarabın oluşturulması için gereken iklim–toprak–asma üçlüsü ile bunlara ilave edilenkültürel işlemler ve şarap bilimi katılımı olarak tanımlanabilir. Terroir kavramı; çevresel faktörler (coğrafikonum, topografik yapı, vb.), toprak özellikleri (toprak reaksiyonu, pH, vb.), iklim faktörleri (iklimselgöstergeler, sıcaklık, rüzgâr, vb.), kültürel işlemler (dikim sıklığı, sulama, budama, vb.) ve asma–üzümilişkileri (terbiye sistemi, toplam ve güneş gören yaprak alanı, vb.) olmak üzere beş ana başlık altındaincelenmektedir. Bu derlemede, terroir kavramı içinde yer alan tüm faktörler kapsamlı olarak incelemiş vekaliteli üzüm üretimine yönelik gelecekte yapılacak çalışmalara ön bilgi vermek amacıyla sunulmuştu
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Ben Düşme Dönemi ve Sonrası Antitranspirant Uygulamalarının Tane ve Salkım Özellikleri Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi
    (2020) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Güvemli Dündar, Damla
    Amaç: Bu araştırmada ben düşme dönemi ve sonrasında uygulanan antitranspirantlarınCabernet-Sauvignon/110R aşı kombinasyonu omcalarında tane ve salkım özellikleriüzerine etkileri incelenmiştir.Materyal ve Metot: Çalışma Trakya Bölgesi, Edirne merkez ilçede İskender Köyü’nde,12 yaşındaki Cabernet-Sauvignon/110R aşı kombinasyonu omcalarında 2018 yılındayürütülmüştür. Denemede Ben Düşme (BD), Yarı Olgunluk (YO) ve Olgunluk Öncesi (OÖ)olmak üzere üç ayrı dönemde ve üç farklı antitranspirant uygulaması (Kontrol, VaporGard, Kaolin) yapılmıştır. Tane özellikleri (tane eni-boyu, tane yaş-kuru ağırlığı, % kuruağırlık, tane hacmi, 100 tane ağırlığı, tane kabuk alanı, TKA/TEH, tane özağırlık) ve salkımözellikleri (salkım eni-boyu, salkım ağırlığı-hacmi, salkımdaki tane sayısı ve salkım sıklığı)ile verim değerleri belirlenmiştir.Bulgular: Tane özellikleri açısından Olgunluk Öncesi dönemde Kontrol uygulamasınınyanı sıra Vapor Gard uygulaması istenilen değerleri sağlamıştır. Salkım özellikleriniOlgunluk Öncesi dönemde uygulanan Vapor Gard iyileştirmiştir. Verim değerlerinde iseBen Düşme döneminde yapılan Vapor Gard uygulaması ile artış gözlenmiştir.Sonuç: Trakya Bölgesi, Edirne ili koşullarında yetiştirilen Cabernet-Sauvignon üzümçeşidinin istenilen tane ve salkım özelliklerini taşıması ve kaliteli üzüm elde edilebilmesiiçin Olgunluk Öncesi dönemde Vapor Gard uygulaması tavsiye edilebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Ben düşme dönemi ve sonrasında uygulanan antitranspirantların 'Cabernet Sauvignon' üzüm çeşidinde şıra özellikleri ve verime etkileri
    (2019) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Güvemli Dündar, Damla
    Bu araştırmada Edirne merkez ilçesi İskenderKöyü'nde, 41° 39’ 31.07” K ve 26° 37’34.78” Dkoordinatları arasında yer alan bir üretici bağındayetiştiriciliği yapılmakta olan 110 R anacı üzerineaşılı ‘Cabernet-Sauvignon’ üzüm çeşidi asmalarıüzerinde ben düşme dönemi ve sonrasındauygulanan antitranspirantların şıra özellikleriüzerine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. 2018yılı vejetasyon periyodunda yürütülen denemede 3uygulama zamanı [Ben Düşme, Yarı Olgunluk (14-18°Brix), Olgunluk Öncesi (22-24°Brix)] ve 3 farklıantitranspirant uygulaması (Kontrol, Vapor Gard,Kaolin) bulunmaktadır. Denemeye fenolojikgözlemler ile başlanmış olup şıra özellikleri ve verimincelenmiştir. Olgunluk Öncesi dönemde yapılanVapor Gard uygulaması Olgunluk İndeksi’ni(SÇKM/TA) yükseltmiştir. Verim ise ben düşmedöneminde yapılan Vapor Gard uygulaması ile artışgöstermiştir. Sonuç olarak, Edirne ilinde ‘CabernetSauvignon’ üzüm çeşidinden yüksek kalitede üzüm,şıra ve şarap elde edilebilmesi için olgunluk öncesi(22-24°Brix) dönemde Vapor Gard uygulamasıönerilebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Cabernet Franc (Vitis vinifera L.) Üzüm Çeşidinin Yaprak Alanı Özellikleri Üzerine Eğimdeki Konum, Farklı Anaç ve Salkım Seyreltme Uygulamalarının Etkisi
    (2024) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Koskosoğlu, Batuhan
    Amaç: Bu araştırma iki farklı anaca aşılanmış olan Cabernet Franc üzüm çeşidinin; eğimdeki konum ve salkım seyreltme uygulamalarına bağlı olarak yaprak su potansiyeli değişimleri ve yaprak özellikleri üzerine etkilerinin belirlenmesi amacıyla iki yıl süresince yürütülmüştür. Materyal ve Yöntem: Bu çalışmada Tekirdağ-Şarköy ilçesi Ch Kalpak Vineyards’da bitkisel materyal olarak Cabernet Franc üzüm çeşidi; anaç olarak da Fercal ve 140 Ru anaçları kullanılmıştır. Dikim aralığı 2.1 m X 1.0 m ve asmaların gövde yüksekliği 70 cm’dir. Asmalar duvar sisteminde, tek kollu Kordon Royat terbiye şeklindedir. Parselin dikim yönü K-G olup, 309-327 m arası rakımda ve %18 eğime sahiptir. Bölünmüş Parsellerde Faktöriyel Deneme Deseninde kurulmuş olan araştırmadan alınan veriler JMP istatistik programı ile değerlendirilmiş ve varyans analizinden sonra LSD testi gerçekleştirilmiştir. Araştırma Bulguları: Araştırmada yaprak su potansiyelleri ölçülmüş ve yaprak alan özellikleriyle birlikte verim değerlendirilmiştir. Sonuç: Cabernet Franc çeşidinde; YSP ölçümlerinin yapılması, su ihtiyacının belirlenmesi ve anaç, konum ve ürün yükü gibi faktörlere göre sulama yapılması, salkım seyreltme uygulamasının gereksinime göre yapılması ve verimin 800 kg da-1 altına düşürülmemesi önerilmiştir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Cabernet Franc üzüm çeşidinin fitokimyasal özelliklerine eğimdeki konumun, anacın ve salkım seyreltmenin etkisi
    (2023) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Koskosoğlu, Batuhan
    Bu çalışma, Tekirdağ-Şarköy’de, 327m rakımda bulunan Fercal ve 140Ru anaçlarına aşılı Cabernet Franc omcalarında yürütülmüştür. Çalışmada kullanılan anaçlar, eğimdeki konum ve salkım seyreltme faktörlerine göre üzüm kalitesine etkileri ile bazı fizikokimyasallar ve sekonder metabolitler üzerinden değerlendirilmiştir. Araştırma bulguları 140Ru anacının Cabernet Franc’ta yüksek pH, toplam asit ve şeker oluşturması, Fercal anacının ise yüksek toplam tanen, antosiyanin ve polifenol içeriği bakımından öne çıktığını göstermektedir. Ayrıca, üst konumlu asmaların pH, toplam asit, toplam tanen, antosiyanin ve polifenol bakımından, alt konumlu asmaların ise yüksek toplam fenolik madde ve şeker içeriği bakımından yüksek oldukları belirlenmiştir. Bağın veriminin düşük olduğu (800 kg $da^{-1}$) ve en yüksek verimin salkım seyreltmesi yapılmayan asmalardan elde edildiği tespit edilmiştir. Çalışma sonuçları fizikokimyasallar ve sekonder metabolitler bakımından zengin meyveler elde etmek için üst konumlu bağlarda Fercal anacının (toplam tanen miktarı 3.41 g $kg^{-1}$, toplam polifenol indeksi 9.62 ve antosiyanin miktarı 683.60 mg $kg^{-1}$), alt konumlu bağlarda ise 140Ru anacının (SÇKM 25.31°Brix, TA 6.69 g $L^{-1}$, pH 3.47, toplam fenolik madde 2300.52 mg $kg^{-1}$ ve toplam antioksidan miktarı 13.27 g $kg^{-1}$) daha uygun olduğunu göstermiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    CABERNET-SAUVİGNON (Vitis vinifera L.) ÜZÜM ÇEŞİDİNDE BEN DÜŞME DÖNEMİ VE SONRASINDA UYGULANAN ANTİTRANSPİRANTLARIN ASMA SÜRGÜN GELİŞİMİ İLE YAPRAK ÖZELLİKLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ
    (2021) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Güvemli Dündar, Damla
    Bu araştırma 41°39'31.07"K ve 26°37'34.78"D koordinatları arasında Edirne ilinde yürütülmüştür. 110R üzerine aşılıCabernet-Sauvignon çeşidi omcaları 12 yaşında, dikim aralık-mesafesi 2.40 m × 1.10 m’dir. Bu omcalara ben düşme, yarıolgunluk, olgunluk öncesi olmak üzere 3 farklı dönemde; Vapor Gard, Kaolin olmak üzere 2 farklı antitranspirant vekontrol uygulaması yapılmıştır. Fenolojik gelişmelerinin izlenmesi ve iklim değerlerinin ölçümünden sonra; sürgün vedal gelişme özellikleri [sürgün uzunluğu (cm), sürgün uzama hızı (cm hafta?¹), budama odunu ağırlığı (kg omca?¹), biryıllık dal ağırlığı (Vigor=g), güç, Ravaz İndeksi (Rİ), toplam budama odunu ağırlığı (kg)], yaprak alanı [ortalama ana vekoltuk yaprak alanı (cm²), omca başına ana ve koltuk yaprak alanı (cm² omca?¹), omca başına toplam yaprak alanı (cm²omca?¹), bir kg üzüme düşen gerçek yaprak alanı (cm² kg?¹), doğrudan güneş gören yaprak alanı (m² da?¹), bir kg üzümedüşen güneş gören yaprak alanı; (m² da?¹)] ve verim özellikleri [dekara verim (kg da?¹)] incelenmiştir. Sürgün ve dalözelliklerini kontrol altına yarı olgunluk döneminde yapılan Vapor Gard uygulaması almıştır. Olgunluk öncesi yapılanKaolin uygulaması yaprak alan özelliklerini iyileştirmiştir. Verim özellikleri ben düşme döneminde yapılan Vapor Gardile rakamsal olarak artmıştır. Sonuç olarak, Edirne ilinde Cabernet-Sauvignon üzüm çeşidinde antitranspirantların belirginetkisi saptanamamıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Cabernet-Sauvignon çeşidi tane fiziksel özelliklerine bazı abiyotik streslerin etkisi (Vitis vinifera L.)
    (2024) Bahar, Elman; Korkutal, Ilknur; Abay, Cihan
    Tekirdağ ili koşullarında bulunan bağda, 15 yaşlı Cabernet-Sauvignon/110R aşı kombinasyonu omcaları bu araştırmada bitkisel materyal olarak kullanılmıştır. Deneme 2017 ve 2019 yıllarında, iki yıl yürütülmüştür. Çift kollu Kordon Royat terbiye şekline sahip omcalara 3 farklı fenolojik gelişme döneminde (ben düşme, ben düşme-hasat ve hasat) 5 gün süre ile 4 farklı abiyotik stres uygulanmıştır (kontrol, darbe, yaprak yaralama, UV-C). Uygulama şekil ve süreleri; darbe ve UV-C (sabah-akşam 1 kez 1 dk), yaprak yaralama (1 kez) gerçekleştirilmiştir. Ayrıca Kontrol uygulaması da bulunmaktadır. Sonuç olarak yıllar arasında 2019 yılının ön plana çıktığı (tane boyu-hacmi ve 100 tane ağırlığı azalmış; TKA ve TKA/TH artmış) görülmüştür. Her iki yılda da ben düşme-hasat döneminde şaraplık üzüm çeşitlerinde kalite için olması gerektiği gibi TKA/TH oranı ile % kuru ağırlık değerlerinin yüksek değerler aldığı izlenmiştir. Şaraplık üzüm çeşitlerinde küçük tane ve büyük TKA/TH istendiğinden yaprak yaralama uygulaması önerilebilir bulunmuştur.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Cabernet-Sauvignon Üzüm Çeşidinde Farklı Kültürel İşlemlerin Şıra Özellikleri Üzerine Etkileri
    (Selçuk Üniversitesi, 2018) Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Öner, Hüseyin
    Tekirdağ koşullarında yetiştirilen Cabernet-Sauvignon üzüm çeşidinde farklı kültürel işlemlerin, şıra özellikleri üzerine etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Denemede Kontrollü Toprak İşleme (KTİ) uygulaması, Kontrollü Toprak İşleme + Geleneksel Toprak İşleme (KTİ+GTİ) uygulaması ve Geleneksel Toprak İşleme (GTİ) uygulaması olmak üzere üç farklı toprak işleme uygulaması ile birlikte Kontrol (KY+AY) uygulaması (koltuk yapraklarının ve ana yaprakların sürgün üzerinde bırakıldığı), AY uygulaması (koltuk yaprakları alınan) ve KY uygulaması (ana yaprakları alınan) olmak üzere üç farklı yaprak alma uygulaması yapılmıştır. Yaplan uygulamaların şıra özellikleri üzerine etkilerini ortaya koymak amacıyla; SÇKM (°Brix), total asidite (g/L), pH, şeker konsantrasyonu (g/L), tanedeki şeker miktarı (mg/tane), toplam malik asit (g/L), toplam antosiyanin (mg/kg) ve toplam fenol indeksi (TPI) kriterleri incelenmiştir. Yapılan toprak işleme uygulamalarından KTİ uygulamasının; şeker konsantrasyonu, toplam antosiyanin, malik asit miktarı ile suda çözünebilir kuru madde miktarını (SÇKM) azalttığı belirlenmiştir. KTİ+GTİ uygulamasının toplam antosiyanin miktarını artırdığı, buna karşın; SÇKM, pH, toplam polifenol indeksi (TPI) değerlerinde azalmaya neden olduğu belirlenmiştir. Yaprak alma uygulamalarından ise AY uygulamasının toplam asitliği artırdığı; SÇKM ve malik asit değerlerini azalttığı belirlenmiştir. KY uygulamasının ise SÇKM, pH ve şeker konsantrasyonunu azalttığı belirlenmiştir. Uygulamalar sonucunda toprak işleme uygulamalarından KTİ+GTİ, yaprak alma uygulamalarından ise Kontrol (KY+AY) uygulamalarının Tekirdağ koşullarında yetiştirilen Cabernet-Sauvignon üzüm çeşidinde şıra özelliklerini olumlu yönde etkilediği belirlenmiştir
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Cabernet-Sauvignon Üzüm Çeşidinde Farklı Kültürel İşlemlerin Yaprak Su Potansiyelleri Değişimleri Üzerine Etkileri
    (2018) Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Öner, Hüseyin
    Bu araştırmada Tekirdağ koşullarında Cabernet–Sauvignon üzüm çeşidinde farklı kültürel işlemlerin,yaprak su potansiyelleri değişimi üzerine etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Denemede 3 farklı toprakişleme ve 3 farklı yaprak alma uygulaması yapılmıştır. Toprak İşleme Uygulamaları (3 farklı); KontrollüToprak İşleme (KTİ) uygulaması, Kontrollü Toprak İşleme + Geleneksel Toprak İşleme (KTİ+GTİ)uygulaması ve Geleneksel Toprak İşleme (GTİ) uygulaması ile birlikte Yaprak Alma Uygulamaları (3farklı); Kontrol uygulaması (koltuk yapraklarının ve ana yaprakların sürgün üzerinde bırakıldığı), AYuygulaması (koltuk yaprakların alınan) ve KY uygulaması (ana yaprakları alınan) yapılmıştır. Uygulamalarsonucunda toprak işlemede KTİ+GTİ, yaprak alma uygulamalarından ise Kontrol (KY+AY) uygulamasınınCabernet–Sauvignon üzüm çeşidinde gün ortası ve şafak öncesi yaprak su potansiyellerini olumlu yöndeetkilediği belirlenmiştir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Changes of Vine Water Status and Growth Parameters Under Different Canopy Management on cv. Merlot (Vitis vinifera L.)
    (Univ Namik Kemal, 2022) Candar, Serkan; Korkutal, İlknur; Bahar, Elman
    The climate is the dominant regulator that determines the cultivation in a viticulture region as it strongly controls vine physiology, vine growth, canopy microclimate, berry quality and finally wine components. However, the effects of climate change force vine producers to Find solutions that will facilitate their adaptation processes. The importance of water management in vineyards is becoming more important every day for sustainable viticulture and winemaking. Efficient use of water in vineyards is an important issue to control the yield and to provide the targeted berry quality at the desired level. This experiment was carried out during the 2013-2014 and 2015 growing seasons to evaluate the effects of green pruning practices on water leaf potentials of 12-14 years old grapevines of cv. Merlot (Vitis vinifera L.) grafted onto Kober 5BB in the experimental vineyard of Tekirdag Viticulture Research Institute in Turkey. A completely randomized block design was used: LRMS1, LRMS2, LRMS3 represent three levels of leaf removal treatments on main shoots and LRLS1, LRLS2, LRLS3 represent three levels of leaf removal treatments on lateral shoots. Due to the relatively high soil moisture in vineyard conditions, no extreme and high-water stress levels was observed in experiment years. The main factor controlling the water status in cv. Merlot vines was largely dependent on the meso-climatic conditions and soil water availability during the growing season. However it was observed that increasing of main shoot length give rise to tendency to water stress. It was determined that leaf removal treatments on lateral shoots caused changes in shoot weight, pruning weight and Ravaz index (RI), especially in 2014 whereas the leaf removal treatments on main shoots caused changes in mentioned parameters in 2015. In conclusion, the results show that plant water condition can be managed with summer pruning taking into account of different climatic conditions and different phonological stages. Planning of canopy management practices should be done by considering long- and medium-term meteorological evaluations while short-term planning within vegetation period should be done in relation to weekly and monthly meteorological data.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    DEFOLIATION AND WATER LEAF POTENTIAL EFFECTS ON OENOLOGICAL PROPERTIES OF MERLOT (Vitis vinifera L.) GRAPE MUST
    (Univ Life Sciences Lublin, 2023) Candar, Serkan; Bahar, Elman; Korkutal, Ilknur; Aktas, Fatma Betuel
    This research was carried out to determine the effects of leaf water potential and defoliation treat-ments on the oenological properties of grape must. Merlot/41B graft combination grapevines were cultivated in Chateau Kalpak vineyards in Tekirdag, Sarkoy. The trial was carried out for two con-secutive years in the vineyard in the vegetation periods of 2019-2020 and 2020-2021. Leaf water potential treatments were S0 (Control = no irrigation), S1 (-0.3/-0.5 MPa), S2 (-0.5/-0.7 MPa) and S3 (<-0.7 MPa) and defoliation treatments were implemented as; Control(C), Full Window(FW), Right Window(RW) and Left Window (LW). As a result, the S2 (-0.5 MPa and -0.7 MPa) stress level resulted in more balanced responses, as seen in the combination of years in terms of both primary and secondary metabolites. The RW defoliation treatment may cause higher primary and secondary metabolite values in all criteria.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Determination of phytochemical properties in genetic materials collected from grapevines (Vitis spp.) found in natural flora of ganos mountains
    (Namik Kemal University - Agricultural Faculty, 2018) Kök, Demir; Bahar, Elman; Korkutal, İlknur; Bal, Erdinç; Alço, Tezcan; Candar, Serkan; Yaşasin, A.S.
    Natural flora of Ganos Mountains in the Thrace region has an old and well-established viticulture and is a spreading area of natural hybrids. This research was performed to determine properties of grape and cluster and phytochemical properties of berries of 103 grapevine genetic materials (Vitis spp.) adapted to natural flora of Ganos Mountains in Thrace region of Turkey during the 2014 growing season. But physical measurement and chemical analysis were performed only in grapes from 31 grapevines that carried clusters during their maturity periods. Results revealed that 29,04% of grapevines examined had table grape properties (Vv43, Vv52, Vv54, Vv56, Vv57, Vv61, Vv62, Vv83, Vv100) and 70,96% of grapevines examined had wine grape properties (Vv6, Vv18, Vv23, Vv24, Vv27, Vv44, Vv45, Vv51, Vv55, Vv59, Vv63, Vv65, Vv66, Vv74, Vv75, Vv84, Vv87, Vv88, Vv91, Vv92, Vv98, Vv101). In terms of phytochemical properties of grapes from examined grapevines, while the highest total phenolic compounds content and total anthocyanin content in grapes were respectively 5609,44 mg/kg for Vv88 number of grapevine and 2602,56 mg/kg for Vv74 number of grapevine; the highest total tannin content in grapes was recorded for Vv18 number of grapevine as 5557,10 mg/kg. Since the natural flora of Ganos Mountains in Thrace region is a place where the viticulture has been conducted intensely for many years; identification of phytochemical properties in grapes of genetic materials obtained from this region is of importance in terms of future studies. © 2018 Namik Kemal University - Agricultural Faculty. All rights reserved.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Determining the Internal Connection Ratios by MRI and Their Effects on Grafted Rooted Vine Growing Features of cvs. Merlot and Syrah
    (Springer, 2018) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Özdemir, Ayse Guldal
    This experiment was carried out to determine the percentage of internal connection between rootstock and scion in graft union with nondestructive and noninvasive MRI (Magnetic Resonance Imaging) method and to follow performance status according to internal connection ratios of the grafted rooted vines after planting to vineyard field. Research was established in a factorial randomized block design and carried out with cvs. Merlot and Syrah grafted onto 110R rootstock and 4 different internal (MRI) connection levels in 3 replications. The percentages of grafted rooted vine internal determination by MRI by four sides (13.75%) in graft union were found to be very low than others at the pre-planting stage. An increase in the internal connection ratio in the majority of the grafted rooted vines was determined after the vegetative growth phase. Therefore, the internal connection ratios of the graft union of rooted vines of cvs. Merlot and Syrah varieties showed a tendency to increase during the second year of development. Again in both cultivars, loss rate of grafted rooted vines showed a decreasing tendency depending on increase of internal connection ratio of graft union. As a result, in case of decrease of MRI costs, it is thought that grafted rooted vine producers may have the opportunity to supply better quality seedlings to vine growers using MRI techniques.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Different Doses Effects of Trichoderma harzianum and Bacillus subtilis on Young plants 110R/Merlot II. Uprooting Period
    (Aydın Adnan Menderes Üniversitesi, 2018) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Mahmood, Majed Noor Al-deen
    This study was performed in 2014 at Namik Kemal University Agricultural Faculty Department of Horticulture Practices Area, in order to identify the effects of different doses Bacillus subtilis (0, 2%, 4%, 8%) and Trichoderma harzianum (0, 5g/L, 10g/L, 20g/L) on Merlot/110R two years old young plants. For this purpose, each young plants were dipped into 4 different doses of bio-agents (Sim Bacil and Sim Derma) solution for 5min before they were planted. In this research, diameter characteristics, root and shoot characteristics were evaluated. Bacillus subtilis decreased root fresh and dry weight whereas the other criterias unlike. Trichoderma harzianum decreased main shoot diameter, lateral root fresh weight and total shoot dry weight or positive effected the others. As a result, Bacillus subtilis dose 8% and Trichoderma harzianum dose 5g/L had a positive effect on Merlot/110R graft combination in uprooting period for examined characteristics. Therefore; it is suggested that these doses can be used for further studies.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Early water stress effects on pollen viability, berry set and embryo development in cv. 'Syrah' (Vitis vinifera L.)
    (Czech Academy Agricultural Sciences, 2019) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Carbonneau, Alain
    Early water deficit at bloom results in poor berry set and/or a grape yield reduction. The purpose of this work was to determine the effects of early water stress in a berry's development. The experiment was carried out in a SupAgro ECOTRON System in Montpellier, France. Seven year- old 'Syrah' vines were used. The pot's surface was protected from rainfall, and the growing medium was perlite+coarse sand with controlled drainage. The treatments were WS0 (control): 41/day, WS1.: 3 l/day, WS2 : 2 l/day, and WS3 : 1 l/day. 'Ihe water deficit was carried out from the 17th to the 27th Eichhorn-Lorenz (E-L) stages. In order to emphasise details of the embryo development, a paraffin section method and technique was used. With the early water stress, there was no effect on the pollen viability and pollen germination ratios. The berry set ratio was reduced and the berry development were affected negatively by the early water stress. Between the 19th and the 27th E-L stages, an early water stress in 'Syrah' was noted, with decreases in the pre-dawn leaf water potential values below -0.8 MPa. The water deficit affected the berry growth and the development negatively.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Edirne İli Uzunköprü İlçesi Bağcılık Yapısının İncelenmesi
    (2019) Korkutal, İlknur; Bahar, Elman; Güvemli Dündar, Damla
    Araştırma populasyonunu Edirne ili Uzunköprü ilçesi Yeniköy Mahallesi, Kırcasalih Beldesi ve AslıhanKöyü’ndeki üreticiler oluşturmaktadır. Araştırma sonlu populasyonda oranlar yardımıyla örnek hacmi belirlemeyöntemine göre yapılmıştır. Çalışmada materyal olarak yöre bağları ve üreticileri seçilmiş ve örnekleme ileseçilen 115 üretici ile yüz yüze bir anket programı yürütülmüştür. Anket sonucunda; yöre bağlarının 10da’danküçük olduğu ve Yeniköy mahallesinde Hamburg Misketi ve Alphonse Lavalleé, Kırcasalih beldesindePapazkarası ve Merlot, Aslıhan köyünde ise Papazkarası ve Hamburg Misketi çeşitlerinin yoğun olarakyetiştirildiği belirlenmiştir. Yeniköy’de ankete katılan bağcıların %30,56’sı 1000kg/da; Kırcasalih’te %44’ü1000kg/da ve Aslıhan’da %35,29’unun 500kg/da sofralık üzüm verimi almaktadır, ancak bu verim oldukçadüşüktür. Ankete katılan bağcıların; Yeniköy %27,91’i, Kırcasalih %31,58’i ve Aslıhan %5,88’i bağlarındasulama yapmaktadırlar. Bağcıların verim ve kaliteyi artırmak için sulama, gübreleme gibi kültürel işlemleridüzenli yapmaları gerekmektedir. Yeniköy bağlarının %72,09’u, Kırcasalih bağlarının %71,05’i ve Aslıhanbağlarının %61,76’sı kimyasal gübre kullanmaktadır. Görüldüğü üzere üreticilerin çoğunluğu bağlarını kimyasalgübreler kullanarak gübrelemektedirler. Yeniköy bağlarının %81,40’ı, Kırcasalih bağlarının %71,05’i ve Aslıhanbağlarının %47,06’sı Kordon Royat şeklinde terbiye edilmiştir. Bu oran sadece Aslıhan köyünde %50’nin altındakalmıştır. Tüm veriler incelendiğinde Yeniköy mahallesinin bağcılık konusunda daha bilinçli ve modernçalışmalarla üretimi sürdürdüğü, bunu Kırcasalih beldesinin izlediği ortaya konmuştur. Aslıhan köyü bağları2015 yılında yaşanılan sel felaketinden sonra eski haline dönememiştir. Ayrıca yöreye özgü Papazkarasıçeşidinin yetiştiriciliğinin devam etmesi ve geliştirilmesi için gereken düzenlemelerin en kısa sürede yapılmasıda yerinde olacaktır.
  • «
  • 1 (current)
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • »

| Tekirdağ Namık KemalÜniversitesi | Kütüphane | Açık Bilim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Namık Kemal Üniversitesi, Tekirdağ, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim